Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | içme suyunu ayrı tutmak | keep the drinking water separate f. |
Genel | diğerlerinden ayrı tutmak | sequester f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (bir kişiyi) diğerlerinden ayrı tutmak | shut away f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayrı tutmak | isolate (someone or something) from (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | bir bölgeyi veya araziyi diğerinden ayrı tutmak | divide off f. |
Idioms | ||
Deyim | (birilerini/bir şeyleri) ayrı tutmak | keep (someone or something) apart f. |
Deyim | (birilerini/bir şeyleri) birbirinden ayrı/uzak tutmak | keep (someone or something) apart f. |
Deyim | (birini/bir şeyi/kendini) ayrı/uzakta tutmak | keep (someone or something, or oneself) at a distance f. |
Textile | ||
Tekstil | ipliklerin alt uçlarının ayrı tutmak için geçirildiği delikli ahşap dokuma tezgahı çerçevesi | hole board i. |
Metallurgy | ||
Metallurgy | (döküm kalıbının) yüzeyini kumdan ayrı tutmak | part f. |